21 Eylül 2010 Salı

PRekare=çemberin içindekiler

Uzun zamandır bir blog'um olsun, çemberin içinde olan bitene kayıtsız kalmamak adına iki lafın belini bükeyim derken; karşıma çıkan zaman engeline rağmen terzi kendi söküğünü dikemez jeneriğinin bir parçası olma endişesiyle bu düşünceyi rafa kaldırmak yerine hep baş ucumdaki komodinin üzerinde tutuyor, yatmadan önce hep inşallah yarın diyerek sadece öteliyordum. İşte zamanı bugünmüş. Bu yazma hevesi, nereden geldi derseniz; Marmara İletişim Fakültesi, Gazetecilik mezunu biri olarak hayalindeki mesleği kısa süreli icra edebilen bir gazeteciyim. Yazma tutkusu hep içimde var oldu.Okuldaki hesap, çalışma hayatına uymayınca, 93 yılında gazeteci olarak başladığım iş yaşamıma 98'den sonra iletişim danışmanı olarak devam ettim.  Zaman zaman iletişim sektöründe hizmet verdiğim kişi ve kuruluşlar için kalemimi konuşturdum, bazen içim  sıkıldı şiire sarıldım. Ama yazmak hep vardı benim için, hep de var olacak. Gelelim "PRekare" nereden çıktı derseniz. Halkla İlişkiler kelimesinin ecnebicesi Public Relations, kısaltılmışı ise PR olarak geçmektedir. Yaşamın her alanında iletişim var; her ne kadar mesajı veren ve alan arasında insanı işin merkezine koyan bir kavram olarak geçse de bence iletişim; insanı, hayvanı hatta cansız varlılkları da içine alan çok özel bir süreç. Evet cansızı da içine alır iletişim. Anlam yüklediğiniz her olgu, bence iletişimin bir parçasıdır.  Bir resim, bir oyuncak bazen. Örneğin yıllarca evcilik oyunlarımda kocam olarak baş rolü alan kurbağa kermitim kadar benim derdime ortak olan başka bir arkadaşım var mıydı o yıllar hatırlamıyorum.




İletişim = π · r2  (PiRekare)

Çemberin alanını ifade eden bu formül, aynı zamanda hayatı da simgeler. İletişim, hayat demektir. Yeni Türkü'nün şarksını hatırlarsınız. Ya içindesindir çemberin ya da dışında kalacaksın. En tehlikelisi ise kendin içindeyken kafam dışındaysa.  

 
Hayata kayıtsız kalmayalım. Kayıtsız kalanlar/kalmayı tercih edenler, etrafta olup biteni görmezden gelenler bir gün gelir görünmez olurlar. 


Bu blog, kendi içindeyken kafası dışarıda kalıp, kuma gömenlerin sayısını azaltmak için hazırlanmıştır.

Ya dışındasındır çemberin
Ya da içinde yer alacaksın
Kendin içindeyken, kafan dışındaysa
Çaresi yok kardeşim
Her akşam böyle içip, kederlenip
Mutsuz olacaksın
Meyhane masalarında kahrolacaksın
Şiirlerle, şarkılarla kendini avutacaksın

2 yorum:

  1. Kutluyorum... Kaleminin kurşunu bol, mürekkebi silinmez olsun.

    Başarıların bol olsun.
    Sevgilerimle,
    Rengin

    YanıtlaSil
  2. kalemin kurşunu bol olsun demişsin, şeytan doldurmasın da :)))

    YanıtlaSil